Sitemize üye olarak beğendiğiniz içerikleri favorilerinize ekleyebilir, kendi ürettiğiniz ya da internet üzerinde beğendiğiniz içerikleri sitemizin ziyaretçilerine içerik gönder seçeneği ile sunabilirsiniz.
Zaten bir üyeliğiniz mevcut mu ? Giriş yapın
Sitemize üye olarak beğendiğiniz içerikleri favorilerinize ekleyebilir, kendi ürettiğiniz ya da internet üzerinde beğendiğiniz içerikleri sitemizin ziyaretçilerine içerik gönder seçeneği ile sunabilirsiniz.
Üyelerimize Özel Tüm Opsiyonlardan Kayıt Olarak Faydalanabilirsiniz
Felsefede Gerçek Bilgin kavramını öğrenmek için öncelikle bilginin ne anlama geldiğini öğrenmemiz gereklidir. Bilgi felsefesi bilginin yapısı ve geçekliği ile ilgilenen felsefeden bir daldır. ”Doğru bilgi var mıdır?” Doğru bilgiye ulaşmak acaba mümkün müdür?” sorularına cevap arayan bilgi felsefesi ile ilgilenen bazı filozoflar gerçek bilgiye ulaşmanın belli imkanlar dahilinde olduğunu ifade etmiştir. Bazıları ise ”görecelik” kavramını baz alarak doğru ya da gerçek bilginin mümkün olması imkânsız gibi olduğu öne sürülmüştür. Örneğin Septisizm adıyla da bilinen Şüphecilik akımına göre ”gerçek / doğru bilgi” yoktur. Her bilgi ve olgu bireylerin yorumlamasına ve bilgi kapasitesine göre farklıdır. Bununla beraber gerçek bilgiye ulaşmada zaman kavramından belirsizdir. Bireylerin düşünce ve bilgileri bilimsel gelişmeler ile sürekli farklılık gösterebildiğine göre, bilgi felsefesinde evrensel ve mutlak bir bilgiden bahsedilmez.
Sokrates bilgi karşısında söylemiş olduğu; ”tek bir şey biliyorum hiçbir şey bilmediğimdir ” cümlesi bilgi felsefesinin temelini atmıştır. Filozofa göre; insan ancak sorgulayarak ve bir şey bilmediğini kabul ederek gerçek bilgiye ulaşabilirdi. Dolayısıyla Gerçek bir bilgin Akıl yoluyla, sürekli eleştiren, araştıran neden- sonuç ilişkileri doğrultusunda sürekli kendini yenileyen bir bilgindir. Felsefede Gerçek Bilgin noktası yoktur o sürekli yeni keşifler peşindedir gerçek bilginin araştırması sorgulaması bitmez yenilikçidir.
Yorum Yaz