Sitemize üye olarak beğendiğiniz içerikleri favorilerinize ekleyebilir, kendi ürettiğiniz ya da internet üzerinde beğendiğiniz içerikleri sitemizin ziyaretçilerine içerik gönder seçeneği ile sunabilirsiniz.
Zaten bir üyeliğiniz mevcut mu ? Giriş yapın
Sitemize üye olarak beğendiğiniz içerikleri favorilerinize ekleyebilir, kendi ürettiğiniz ya da internet üzerinde beğendiğiniz içerikleri sitemizin ziyaretçilerine içerik gönder seçeneği ile sunabilirsiniz.
Üyelerimize Özel Tüm Opsiyonlardan Kayıt Olarak Faydalanabilirsiniz
Kadın başlı ve yılan gövdeli şeklinde hayal edilen efsanevî tasarım. Yukarı doğru kalkık ve kıvrımlı bulunan kuyruğunun sonunda zehrini akıtmaya hazır bir yılan başı bulunmaktadır. Şahmeran adı Farsçadan çok Kürtçede yaygın olarak kullanımı bulunuyor.
Yılanların şahı anlamına gelen Şah-ı Meran bilinen adı ile Şahmeran, başı insan gövdesi yılan şeklinde efsanevi bir yaratıktır. Şahmeran, Türk inancında er (insan) ve büke (ejderha) kelimelerinin birleşmesinden oluşan Erbüke ya da Erböke adlı varlıkların başı olarak geçer. Bu varlıkların dişisine işbüke, yılan ataya Şahmeran denilmektedir. Şahmeran‘ın hangi bölgede yaşadığına dair bazı inanışlar vardır. Bu yerlerden biri de Tarsus diğeri ise Mardin’dir.
Bu efsane Akdeniz Bölgesinin Tarsus ilçesinde geçmektedir. Bu bölgede yaşayan yılanlara Meran denilmektedir. Barış içinde yaşayan yılanlar akıllı, şefkatli olmaları ile bilinirler. Kraliçelerine ise Şahmeran denilmektedir. Şahmeran’ı gören ilk insan Cemşab, odun satarak geçimini sağlayan fakir bir ailenin oğludur. Cemşab, bir gün arkadaşları ile birlikte bir mağaraya giderek bal çıkarmak isterler. Arkadaşları, açgözlülük yapar ve daha çok bal alabilmek için Cemşab’ı mağarada bırakırlar.
Cemşab, mağarada iken çevreye bakınır ve içinden ışık sızan bir deliği fark eder. Cemşab, bıçağı ile bu deliği genişletmek için oymaya başlar. Genişleyen delikten içeri doğru bakar. Güzel bir bahçe görür. Bu bahçede eşsiz çiçekler, havuz ve pek çok yılan vardır. Yıllar boyunca burada yaşayan Cemşab, Şahmeran’ın güvenin kazanır. Cemşab, zamanla ailesini çok fazla özlemeye başlar. Bunu gören Şahmeran, kimseye yerini söylememesi koşulu ile onun gitmesine izin vereceğini söyler.
Cemşab, Şahmeran‘a verdiği sözü uzunca bir süre tutar. Şahmeran’ın yerini padişah hastalanıncaya kadar hiç kimselere söylemez. Şahmeran ile aralarındaki sırrı tutar. Vezirin, padişahın iyileşmesi için Şahmeran’ın etini yemesi gerektiğini söylemesi ile her şey değişir. Cemşab, bunu öğrendikten sonra Şahmeran’ın yerini gösterir. Cemşab’ın üzgün olduğunu gören Şahmeran, onu kaynatıp suyunu vezire içirmesini etini ise padişaha yerdirmesini söyler. Vezir ölür, padişah iyileşir. İyileşen padişah, yaptığı iyilik için Cemşab’ı veziri yapar. Şahmeran’ın öldüğünü duyan yılanlar ise Tarsus’u istila eder.
Şahmeran uzun süredir merak ettiğim bir şeydi yazınız çok aydınlatıcı olmuş teşekkürler
Değerli yorumunuz için teşekkürler