Sitemize üye olarak beğendiğiniz içerikleri favorilerinize ekleyebilir, kendi ürettiğiniz ya da internet üzerinde beğendiğiniz içerikleri sitemizin ziyaretçilerine içerik gönder seçeneği ile sunabilirsiniz.
Zaten bir üyeliğiniz mevcut mu ? Giriş yapın
Sitemize üye olarak beğendiğiniz içerikleri favorilerinize ekleyebilir, kendi ürettiğiniz ya da internet üzerinde beğendiğiniz içerikleri sitemizin ziyaretçilerine içerik gönder seçeneği ile sunabilirsiniz.
Üyelerimize Özel Tüm Opsiyonlardan Kayıt Olarak Faydalanabilirsiniz
Uzun bir binanın girişinden asansöre bindiğinizde gözlerinizi kapatın. Asansör sarsmadan yükselirken, en azından ineceğiniz kata geldiğinde yavaşlayana kadar, hiç hareket etmiyormuş gibi hissedebilirsiniz. Şöyle düşünürseniz, aynı deneyimi trende veya arabada da yaşadığınızı fark edeceksiniz. Hatta bulutların arasından saatte 800 km hızla giden bir jet uçağında bile.
Gezegenimiz, Güneş sistemindeki diğer tüm gezegenler gibi Güneş’in etrafında yolculuğunu gerçekleştirip bir taraftan kendi ekseni etrafında dönerken, bizde onunla birlikte seyahat ediyoruz.
Aslına bakılırsa, gezegenimizin ekvatorda dönüş hızı, ticari jetlerin hızlarından daha fazladır. Dünya’nın en geniş enleminin uzunluğu yaklaşık olarak 40.000 km’dir. Bu mesafeyi, etrafında bir turunu tamamladığı süre olan 24 saate böldüğümüzde, Dünya’nın ekvatordaki hızını buluruz: saatte 1,666 km. baş döndürücü!
Bununla birlikte, gezegenimizi n etrafındaki mesafe, kutuplara doğru yolculuk yaptığımızda azalır, relatif hızı da değişir. Böylece New York şehrinin bulunduğu enlemin hızı, yaklaşık olarak saatte 1260 km’dir. Bu da hecen her saniye ( bir hipopotam, iki hipopotam) gezegenimizin mutlu yolculuğunda 350 m yol aldığımız anlamına gelir. Ve tıpkı belli bir hızda giden uçakta olduğu gibi, bunu hissetmezsiniz.
Fizikçiler bu prensibi yüzyıllar önce keşfettiler: Kapalı bir kutu içinde, dışarıyı dikizleyecek bir pencere yoksa, duruyor muyuz yoksa sabit bir hızda hareket halinde miyiz, anlayamayız. Ama eğer bu ‘’ kutu ‘’ ( veya asansör ya da uçak ) hızlanır ve yavaşlarsa, hareket hali aniden hissediliverir. Hareketi, değiştiği zaman algılarız.
Dünya’nın dönüş hızı çok sabit olduğundan, biz ( şükürler olsun ki ) ne kadar hızlı döndüğünü hissedemeyiz. Aynı şey Güneş etrafındaki 365 günlük yolculuğumuz için de geçerlidir ki hızlı gezegenimiz saatte 108.000 km mesafe kat eder.
Doğruya doğru saatte neredeyse 1300 km hızla döndürülüyor da olsak, vücudumuzdaki maddeler, gezegenin çok daha büyük olan kütlesi tarafından yerçekimi kuvvetine tabidir. Rotasyon tarafından oluşturulan merkezkaç kuvveti, gezegenimizin aşağı doğru olan yerçekimsel kuvvetinin küçük bir kısmıdır.
Ancak Dünya’nın dönüş hızı aniden değişse, boyun kırıcı bir hızda döndüğümüzü fark ederdik. Bilim insanlarına göre Dünya aniden yavaşlasa, ileri doğru tepetaklak yuvarlanırdık; hızlansa geriye doğru düşerdik.
Dünya’nın ekvatordaki hızı saatte 29.000 km üzerine çıkıp bir gün sadece 80 dakika sürseydi, yerçekimi bizi güvenli bir şekilde yerde tutmaya devam edemezdi. Ve karanlık boşluğa doğru savrulur giderdik.
Yorum Yaz